ÇEVRE
Çevrenin korunması: Ekolojik dengenin bozulmasını önleyerek, insanların hava, su, toprak, gürültü kirliliğine maruz kalmasını önlemek amacıyla gerekli tedbirleri almak, insanların ruh ve beden sağlığına önem vermek, toplumun kalkınmasında ve çevre bilincinin aşılanmasında öncülük yapmak amacıyla II Müdürlüğümüz aşağıda ana başlıklar halinde belirtilen konulan incelemektedir.
1 Hava kirliliği,
2 Su kirliliği,
3 Gürültü kirliliği,
4 Katı atıkların durumu,
5 Tıbbi alıkların durumu,
6 Eğitim çalışmaları,
7 Çevresel Etki Değerlendirmesi Çalışmaları,
8 Erozyon,
9 İlimizin Yeşillendirilmesi için Yapılan Çalışmalar
l- Hava Kirliliği: îlimizde sanayi tesislerinin fazla olmaması nedeniyle sanayiden kaynaklanan kirliliğin fazla olmadığını görmekteyiz. Asıl kirlilik etkeni uzun ve şiddetli geçen kış mevsiminde ısınma amaçlı yakma olayından kaynaklanmaktadır.
A) Hava kirliliğinin sebeplerini iki ana başlık altında toplayabiliriz:
a) Tedbir alınabilen sebepler:
Kaliteli yakıt kullanımı
Denetimin sürekli yapılması
Çarpık yapılaşmanın önlenmesi
Devletin soğuk bölgelerde kaliteli yakıt kullanımı için sübvanse yapması
Katı yakıtların iyileştirilmesi
Halkın bilinçlendirilmesi (Katı yakıtların nasıl yakılacağı)
b) Tedbir alınamayan sebepler:
Halkın ekonomik seviyesinin düşük olması nedeniyle kalitesiz yakıt alma isteği
Meteorolojik şartlar
İlimiz çanak şeklinde olup, etrafının yüksek dağlarla çevrili olması.
İnversiyon: Genel olarak atmosferin alt tabakalarında aşağıdan yukarıya doğru çıkıldığında, hava sıcaklığı 100 m.de 0.5 C düşmektedir, bu durum normal bir iklim olayıdır. Ancak belli şartlarda ve durumlarda sıcaklığın yükseklere çıkıldıkça arttığı durumlarla da karşılaşılır. Bu olaya sıcaklık terslemesi veya inversiyon denilir, İlimizde bu olaya sıkça rastlanmaktadır.
B) ilimizde hava kirliliği: İlimizde 1985 yılından itibaren hava kirliliği gün geçtikçe artmaya başlamış olup 1992 1993 Kış Sezonunda en yüksek seviyeye SG ) 388 ug/m3, P.M 276ug/m3 yükselmiştir. 1993 yılından sonra alınan önlemlerle her yıl biraz daha azalarak 1996 1997 yılında SO , 131 ug/m3, P.M 75 ug/m ^e indirgenmiş olup Dünya Standardı yakalanmıştır. 1997 1998 Kış Sezonunda isc (SO^ 199 ug/m3, P.M 110 ug/m3) hava kirliliğinde artış gözlenmiştir.
1996 1997 yılma kadar hava kirliliğindeki başarıların başlıca sebepleri
- 1995/1 Nolu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı genelgesine istinaden 1995/3 Nolu Mahalli Çevre Kurulu Kararında alınan kömür kriterleri,
- 181 Alo Çevre Hattına gelen şikayetlere anında müdahale edilmesi, Şehrin giriş noktalarına kontrol kulübelerinin kurularak 24 saat esasına göre çalışması,
- Şehir merkezinde motorize ekiplerle 24 saat esasına göre çalışılması,
- Mahrukatçılar sitesi oluşturularak, yakıtların denetiminin daha sağlıklı yapılabilmesi.
1997 1998 Kış Sezonundaki hava kirliliğinin artış sebepleri
1997 1998 Kış Sezonunda SO^ 199 ug/m3, P.M 110 ug/m3 olup hava kirliliğinde artış gözlenmiştir. Artıştaki en önemli etken; 1997/1 Nolu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının genelgesine istinaden 1997/6 Nolu Mahalli Çevre Kurulu Kararında alınan kömür kriterlerinin daha alt seviyeye indirgenmesi (kalitesiz yakıt) ve halkın ekonomik seviyesinin düşük elması nedeniyle ucuz kömüre yönelmesidir. Ayrıca fuel- oil fiyatlarının çok yüksek elması nedeniyle fuel oil yakan kaloriferli binaların % 50'dcn fazlasının kömüre çevrilmesi. İlimiz çevresinde yapılan barajlar nedeniyle nemin giderek artması Hava Kirliliğinin % 10 kadar daha artacağı gözlenmektedir. Egzos muayeneleri ilimizde her geçen gün artan araç sayışı (1997 yılı sonu 33.197) hava kirliliğim de belirli oranda artırmakta olup, 1997 yılında 18.130 aracın egzoz muayenesi yapılmıştır.
2- Su kirliliği: ilimiz merkez ve ilçelerince kanalizasyon suları arıtılmadan deşarj edildiği ve katı atıklar ise direkt veya in direkt olarak dere yalağı, çay, nehir ve göllere aktarılmakladır. Özellikle Tortum Çayı ve Torlum Gölü'ne dökülen katı ve sıvı atıklar doğa harikası olan Tortum Şelalesi'nin kirlenmesine ve tabiî güzelliklerinin yok olmasına sebep olmaktadır. İlimizde en Fazla kirlenen ve kirlenmesi gün geçtikçe artma eğilimi olan nehir. Karasu Nehri'dir. Kirleten etkenler ise;
l- Evsel kökenli atık suların arıtılmadan deşarj edilmesi,
2- Endüstriyel tesislerin prosesten kaynaklanan alık sularının arıtılmadan deşarj edilmesi.
Karasu Nehrinin ve diğer nehirlerin korunması amacıyla kamu kurum ve işletmelere 1995/1 Nolu Mahalli Çevre Kurul Kararınca;
- Alıcı ortalama deşarj eden işletme ve tesisler denetimi sağlanmakta,
- Arıtma tesisi olmayan işletmelere İş Termin Planı hazırlatılmakla,
- Organize Sanayi Bölgesi denetlenmekte,
- Büyükşehir Belediyesinin arıtma tesisi yapması için gerekli yazışmalar yapılmakla,
- Kısaca kirliliğe neden olan kurum,kuruluş ve işletmelere arıtma tesisi yapıp deşarj izin belgeleri almaları için gerekli çalışmalar yapılmaktadır.
3- Gürültü Kirliliği: ilimizde gürültü kirliliğinin başlıca nedeni trafikten kaynaklanan kirliliktir, îlimiz merkezde bütün cadde, sokak ve iş yerlerinde gürültü ölçümleri belirli aralıklarla yapılmış olup, ilimizin gürültü haritası çıkarılmıştır, ilimizde trafiğin yoğun olduğu Cumhuriyet Caddesi, istasyon Caddesi, Yenişehir Kavşağı gürültünün en yoğun olduğu yöreler olarak tespit edilmiştir. Her yıl ilimizin gürültü haritası çıkarılmaktadır. İlimizde Endüstri tesislerinden kaynaklanan gürültü kirliliği tesis alanı içerisinde giderilmesi ve işçi sağlığının korunması amacıyla denetimler yapılmakta ve kirlilikten etkilenmemesi için gerekli tedbirlerin (koruyucu giysiler, kulaklık vs.) alınması için uyanlar yapılmaktadır. Yerleşim yerlerinde oluşan gürültünün en aza indirilmesi için 1995/2 No'lu Mahalli Çevre Kurulunda alınan kararlar doğrultusunda disko, çay bahçeleri, restaurant vb. yerlerde gürültü izleme ölçme kontrol monitörü kullanımları zorunlu hale getirilmiştir.
4- Katı Atıkların Durumu: ilimiz merkezde katı alıklar. Katı Alıklar Kontrol Yönetmeliği'ne uygun olarak bertaraf edilmediği, katı atıklar Çat Yolu üzerinde adi depolama yöntemiyle depolandığı, özellikle yeraltı suyu kirlenmesine sebebiyet verildiği, ilçelerde ve diğer belediyelerde ise; katı atıklar adi depolama yöntemiyle dere yalaklarına, çay ve nehir yataklarının yakınlarında depolandığı, gelen yağmur ve sel suları ile nehirlere taşındığı ve su kirliliğine sebebiyet olunduğu tespit edilmiştir. Bu kirliliğin giderilmesi için atıkların dere, çay, göl ve nehir yataklarından uzak durumda depolanması ve Katı Atıklar Kontrol Yönetmeliği'ne uygun olarak bertaraf edilmesi gereklidir.
5- Tıbbi Atıkların Durumu: ilimiz merkezde bazı sağlık ocağı ve hastanelerde (toplam 20 adedinde) yapılan çalışmalarda atıkların özelliklerine göre 14 patojen, 3 patolojik, 13 enfekte, 20'sinde ise delici ve kesici alet bulunduğu, Geçici depolama alanı 6'sında olup, 14'ünde olmadığı, Tıbbi atıkların toplanması ile ilgili eğitimli olan 5 kurum, eğitimsiz olan 15 kurum Tıbbi atıkları toplayan görevlilerin ö/,el giysisi olan 6 kurum, özel giysisi olmayan 14 kurum Ünite içerisinde alıkların taşınma şekli: 13' ü elle, 7'sinde arabayla konteynere götürülmekte, ilimizde toplanan tıbbi alıklar, yönetmeliğe uygun olarak toplanmamakla olup çöp arabası veya tıbbi arlık aracıyla toplanıp katı atıkların depolandığı alana adi depolama yöntemiyle depolandığı gözlenmiştir. İlçe ve beldelerde tıbbi atıklar evsel nitelikli alıklarla beraber toplanarak bertaraf edildiği tespit edilmiştir.
6- Eğitim Çalışmaları: İlimizde her yıl Milli Eğitim Müdürlüğü ile koordinasyon kurularak seçilen pilot okullarda yüzlerce öğrenciye çevrenin korunması, çevre bilincinin aşılanması ile ilgili bilgiler verilmekle, slayt ve video gösterileri yapılmaktadır.
7- Çevresel Etki Değerlendirilmesi (ÇED) Çalışmaları:
Çevresel Etki Değerlendirilmesi (ÇED): Planlanan bir faaliyetin çevre üzerinde yapacağı olumlu veya olumsuz etkilerinin belirlenmesi ve olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması ve ya asgari seviyeye indirilmesi için kullanılan bir yöntemler silsilesidir. ÇED Yönetmeliğinin ÇED Ek l ve Ek 2 Listesinde yer alan faaliyetler için teşvik, onay, ruhsat ve izin almadan önce; faaliyet sahihi Ek l'deki faaliyetler için ÇED Raporu, EK 2'deki faaliyetler için ise ÇED Ön Araştırma Raporu hazırlamak, ilgili makamlara sunmak ve verilecek görüşe göre hareket etmekle yükümlüdür. EK l'deki faaliyetler için ÇED Raporu hazırlanıp Çevre Bakanlığından olumlu görüş, EK 2'deki faaliyetler için ÇED Ön Araştırma Raporu hazırlanıp Mahalli Çevre Kurulundan faaliyet hakkında "Çevresel Etkileri Önemsizdir" kararı alınmadıkça faaliyetler için hiçbir teşvik, onay, izin ve ruhsat verilemez. Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği yayımı tarihinden sonra (07.02.1993) ilimiz sınırları içerisinde gerçekleştirilen faaliyetlerden. Ek l ve Ek 2'de yer alıp da ilgili makamlara müracaat etmeyenlerin müracaatlarının sağlanması için kamu, kurum kuruluş, kaymakamlık ve Belediyelere gerekli duyuru yapılmıştır, ilgili kuruluşlardan alınan raporlar doğrultusunda Valilik olumlu veya olumsuz görüşü faaliyet sahibine bildirilir. Ancak Valilik olumlu görüşü faaliyet sahibine bildirirse; ÇED Uygulanacak Faaliyetler Listesinde (Ek l) yer alan veya Mahalli Çevre Kurulunda "ÇED Önemlidir" karan verilen faaliyetler için ÇED Raporu Genel Formatı, ÇED Ön Araştırması Uygulanacak Faaliyetler Listesinde (Ek 2) yer alan faaliyetler için ÇED Ön Araştırması Raporu Genel Formatı, formata uygun olarak en az lisans seviyesinde eğitim görmüş en az üç yıl mesleki tecrübeye sahip olan üç kişi tarafından doldurularak imza altına alınmalıdır. İlimizde bugüne kadar 21 adet ÇED için başvuruda bulunulmuş olup, 7 tanesi için ÇED Önemsiz, l tanesi için ÇED Önemli karan Mahalli Çevre Kurulunda alınmıştır. 13 ÇED başvurusunun işlemleri devam etmekledir.
8- Erozyon: Topoğrafik yapının arızalı oluşu, iklim özellikleri ve vejatatif örtünün yetersizliği, toprak erozyonuna son derece müsait bir ortam sağlamaktadır. Özellikle ilin kuzey kesimlerinde şiddetli toprak erozyonu büyük kayıplara meydan vermektedir, İlde toprak erozyonu şiddetine göre arazi dağılımı şöyledir:
îlimizde Erozyon Şiddeti ve Etki Sonucu
Erozyonun şiddet Alan (ha) Etki Sonucu
Hafif erozyon 165344 A horizyonu incelenmiştir
Orta şiddette erozyon 836492 A horizyonunun büyük bir kısmı taşınmış
Şiddetli 1089837 A horizyonu tamamen B horizyonunda büyük bir kısmı taşınmış
Çok şiddetli 302533 Toprak kalmayarak arazi tahrip olmuş yer yer ana madde yüzeye çıkmıştır
Görüldüğü gibi ilde toprak erozyonu büyük bir tehlike arz etmektedir. Gerek çayır mera, gerekse tarımsal amaçlı arazi kullanımında toprak erozyonu öncelikle dikkate alınması gereken konudur. Bununla birlikte diğer muhafaza tedbirleri, büyük bir iş ve yatırım potansiyeli olarak önümüzde durmaktadır. Ancak dengesiz yağış, sıcaklık ve rutubet yetersizliği ile vejetasyon süresinin kısa oluşu gibi sınırlayıcı iklim faktörlerinin toprak muhafaza çalışmalarının zorlaştırması yanında, diğer taraftan ülkemizdeki sosyo ekonomik yapıdan kaynaklanan güçlükler, hukukî ve ekonomik engeller, toprak muhafaza çalışmalarında başarı şansım azaltmaktadır.
9- İlimizin Yeşillendirilmesi İçin Yapılan Çalışmalar: Ülkemiz orman bakımından zengin olan ülkeler arasında yer almakta olup, toprak alanının % 23'ü ormanlarla kaplıdır, ilimiz ülkemizin orman bakımından en fakir illerinden biridir. 25.066 km^lik alana sahip olan ilimizde ormanlık alan 210.680 ha olup, bu oran % 8'dir. Müdürlüğümüz, ilimizdeki yeşil alanların ve ağaçlandırmanın daha da fazlalaşmasın! sağlamak için Çevre Koruma Vakfı'ndan finansman sağlayacak aşağıdaki piknik alanlarım ve ağaçlandırma sahalarım yapmıştır.
1- 1997 Yılı Çevre Yılı Parkı
2- 75.Yıl Parkı
3- Valilik Piknik Alanı: Daha önceleri çoraklaşmış olan bu alana (Palandöken Dağı etekle rinde) oturma grupları konularak etrafı yeşillendirilip, çitlerle çevrelenerek piknik alanı oluşturulmuştur.
1993-1998 yılları arasında belediyelere, okullara, diğer kamu kurum, kuruluşlara ve özellikle bakmayı taahhüt eden şahıslara Çevre Koruma Vakfından ücretsiz binlerce fidan temin edilerek il bazında 100.000'e yakın fidan dikimi sağlanmıştır. Ayrıca ilimizde seracılık yapılmakta ve seracılığın gelişmesi için Uzundere ilçesi Tortum Şelalesi yakınlarında örnek bir sera çalışması yapılmış ve halk teşvik edilmiştir.
|