Menu


Hava Durumu



   Haftalık Yazılar

Alvarlı Efe Hz.lerinin Erzurum Aşkı (1-2)

Alvarlı Efe, vatanını çok seven ve vatan uğrunda canını feda etmekten çekinmeyen bir vatanseverdir. Bunu önceki yazılarımda Erzurum’un Ruslar ve Ermeniler tarafından işgali sırasında belirtmiştim. Yurdumuzu düşman güçlerinin işgal etmek için bahaneler aradığı ve muhacirlik ilan edilen Balkan Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı yıllarında Alvarlı Efe Hz.leri, vatanımız için duyduğu endişe ve üzüntüyü, şiirlerine aşağıdaki gibi yansıtmıştır.
 
Bir maraz-ı mühlik sardı cihanı
Bu derdin aşikar dermanı yoktur
Viran oldu halkın daru’l-emanı
Zahirde tamire imkanı yoktur
 
Bin üçyüz otuzbir tarih-i hicret
Kalmadı İslam’da adalet gayret
Tard ü teb’id oldu erbab-ı himmet
Hele fütuhatın der-banı yoktur
 
Lütfiya der yandım yakıldım nidem
Bu bahr-ı lanette nereye gidem
İman gider küfür gelir dem-be-dem
Mü’mine ölmenin ziyanı yoktur.
 
Alvarlı Efe, doğup büyüdüğü, havasını teneffüs edip suyunu içtiği, ekmeğini yiyip geçimini sağladığı Erzurum’u çok sevmektedir. Onun şiirlerinde Erzurum’un ayrı bir yeri ve değeri vardır.
Erzurum, tarih içinde bazı doğal afetlere ve işgallere maruz kalmıştır. Alvarlı Efe de tüm bu olayları şiirleriyle belgelemeye çalışmıştır. Erzurum’da yaşanan bir sel felaketinin Erzurum’u perişan ettiğini ve buna olan üzüntüsünü şu dizelerde ortaya koymaktadır.
 
Deli seller dereleri tar ü mar
Eyledi taş ağaç feryade geldi
Sahralar içinde kalmadı şikar
Bu afet-i devran ziyade geldi
 
Merhamet yok gözlerimin kanına
Ateş düşsün bu gaddarın canına
Bay u geda bırakmıyor yanına
Bela-yı asuman amade geldi
 
Analardan kuzuları ayırdı
Bu derd-i firkati cane duyurdu
LUTFÎ emr-i kader böyle buyurdu
Yanar ateş gibi sahrada geldi.
 
Erzurum, kışın uzun sürmesinden dolayı tarım faaliyetlerinin zaman olarak kısa olduğu bir şehrimizdir. Bu bakımdan hububat ve zahire üretimi kendine yetecek kadar olmaktadır. Fakat bazen hava şartlarının elvermeyişi ya da dünyadaki siyasi olayların sonucunda kıtlık yılları yaşanmış ve Erzurum da bu kıtlıktan en fazla etkilenen şehirlerimizden biri olmuştur.
Alvarlı Efe de İkinci Dünya Savaşı’nın patlak verdiği 1940’lı yıllarda yaşanan uzun kıtlık döneminde, bu kıtlıktan bir an önce kurtarması için Allah’a bir niyaz dilekçesi yazmıştır.
 
Kerem kâni Perverdigar
Keremin günden aşikar
Ey rahmeti bol kerem-kân
Nan-ı azizi bol eyle
Kabul et bizi kul eyle
 
Gökden yağdır yerden bitir
Gayıb hazinenden getir
Görünmezinden sen yetir
Nan-ı azizi bol eyle
Kabul et bizi kul eyle
 
Körpeler acından ağlar
Analar ciğerin dağlar
Ölüm ister nice sağlar
Nan-ı azizi bol eyle
Kabul et bizi kul eyle
 
Sabi sıbyan sızlar bugün
Rezzak’ını gözler bugün
Yerlerdedir yüzler bugün
Nan-ı azizi bol eyle
Kabul et bizi kul eyle
 
LUTFÎ değerli naz eyle
Suzişli bir niyaz eyle
Ya Rab kulların şaz eyle
Nan-ı azizi bol eyle
Kabul et bizi kul eyle
 
Türk tarihinde Erzurum’un çok önemli bir yeri vardır. Erzurum, Anadolu’nun kilidi konumundadır ve bu sebeple de üç kez Rus işgali görmüş bir kenttir. Bunlardan üçüncüsünü bizzat görüp yaşayan ve kurduğu milis kuvvetiyle Ermenilerle mücadele veren Alvarlı Efe’nin, Ermenilerin Erzurum’da yaptıklarına ilişkin şiirine yukarıda yer vermiştik.
Alvarlı Efe Hz.leri, Erzurum’u çok sevmektedir, adeta Erzurum’a sevdalıdır. Erzurum’un başına gelen birçok felaketten dolayı üzgündür. Artık yeni felaketlerin olmaması için sürekli dua etmektedir. Erzurum’dan hacca gitmek üzere üç kez ayrılmış, bunlardan birini de kara yoluyla yapmıştır. İşte bu kara yoluyla seyahati sırasında Suriye topraklarında Şam’da veya o civarda bir yerde mola verildiğinde bir grup insanla karşılaşmışlar. Türkçe konuşmayı bilen bu insanlar, Hac kafilesinin Erzurum’dan geldiğini öğrenince kendilerinin de Ermeni olduklarını söylemişler ve kin dolu ifadelerle Erzurum üzerindeki emellerinin devam ettiğini ve bir gün Erzurum’u alacaklarını söyleyince Alvarlı Efe Hz.leri bundan çok müteessir olmuş ve huzursuz bir hale gelmiştir. Ermenilerin, Erzurum hakkında çirkin emellerini devam ettirdiklerini öğrenen Alvarlı Efe Hazretleri, Erzurum’un bir daha kötü günler yaşamaması için Allah’a nazlı bir niyazda bulunmuştur. Bu nazlı niyaz, Erzurum Destanı’dır.
Efe Hz.leri, Erzurum Destanı’nda Erzurum’un çeşitli güzelliklerinden bahsederek onu Allah’a emanet etmektedir. Çünkü Erzurum adet, gelenek, görenek ve tarihi dokusuyla, maddi ve manevi kültürü ve yaşantısıyla Türk kültüründe müstesna bir yere sahiptir. Alvarlı Efe Hz.leri, Erzurum’a o kadar düşkün ve sevdalıdır ki sanki Erzurum’dan ayrılınca Erzurum’un başına bir şey gelecekmiş hissine kapıldığı için, yazdığı destanda Erzurum’un bütün bu özelliklerinden söz edip, “Allah’ım böyle güzide bir şehri sana emanet ediyorum” demiştir. Bu destan
 
Erzurum kilidi mülk-i İslam’ın
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Erzurum der-bendi ehl-i imanın
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
mısralarıyla başlayıp Erzurumlunun dinine diyanetine saygılı olduğunu, fakirlere ve düşkünlere yardımcı olduklarını, zor konuları çözen alimlerinin bulunduğunu, insanları doğru yola sevk eden erdemli ve ahlaklı insanlarının bulunduğunu anlatarak devam etmektedir. Erzurum’un bu kadar iyiliği ve güzelliğini sayıp döken Alvarlı Efe Hz.leri, Allah’a adeta şöyle yalvarmaktadır. “Ey güzel Allah’ım, bu kadar kıymetli olan bu güzel şehri bir daha Ermenilerin almasına izin verme, bizi onların çirkin emelleriyle yüz yüze getirme. Erzurum’un bütün bu güzelliklerini ve Erzurum’u sana emanet ederek hacca gidiyorum, Erzurum’u her türlü felaketten sen koru Allahım!”


Alvarlı Efe Hz.lerinin Erzurum Aşkı (2)

Alvarlı Efe, Erzurum’u methü sena ederken, Erzurum’da yaşanan Ramazanlardan da söz etmiştir. Çünkü Erzurum’da Ramazan’ın ayrı bir yeri vardır. Erzurumlular Ramazan’a hürmet edip Ramazan ayının gecesini de gündüzünü de şenlendirirler. Bunları
Ramazan’da bir âlî-şân ederler
O şehr-i siyamı zî-şân ederler
Fukara gönlünü gülşen ederler
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Civanlar pirlere hürmet ederler
Duasın almağa gayret ederler
Ramazan’a güzel hürmet ederler
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
mısralarıyla anlatan Alvarlı Efe, Erzurum’da pek çok evliya ve büyük alimlerin yetiştiğini, belki bazen yanlış işler de yapılmış olabileceğini ama bunların da o büyük insanların hürmetine affedilmesini, Erzurumluların iyi insanlar olduğunu ve bundan sonra da iyi insanlar yetişeceğini belirterek Erzurum’u Mevla’ya emanet etmektedir. Nihayet Alvarlı Efe, Erzurum’da binbir hatim geleneğinin bulunduğuna işaret ederek
 
Hafızları binbir hatim okurlar
Nur-i Kur’ân enharına akarlar
Nüzul-i merhamet-gâhe bakarlar
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Binbir hatim nuru Arş’ı doldurmuş
Bela musibeti yerden kaldırmış
Düşmanları kahreylemiş öldürmüş
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Kerem-i Kerim’den oldu inayet
Binbir hatim beldemizde kırâet
Gönlümüze doldu nûr-i şeriat
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Rabbim hıfzeyleye düşman şerrinden
Gazab göstermeye berr ü bahrinden
Hususa ki Erzurum’un şehrinden
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Kalblerine dolsun feyz-i Rabbani
Ahalisi bulsun rahm-i Rahmanı
LUTFÎ Erzurum’dan gördün ihsanı
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
demekte ve bu hatimler hürmetine de Mevla’dan Erzurum’u düşman işgalinden, deprem, sel felaketi ve her türlü afetten korumasını naz ile niyaz eylemektedir.
Erzurumlular da Alvarlı Efe’nin bu dualarının kabul edildiğine ve Erzurum’un her türlü felakete karşı korunduğuna gönülden inanmaktadırlar.
SONUÇ
Görülüyor ki Alvarlı Muhammet Lütfi Efendi, çok yönlü bir şahsiyettir. O, imamlık görevinin bir gereği olarak insanların dinlerini daha iyi yaşamalarını sağlamaya çalışan bir din görevlisidir; ama onu sadece bir din görevlisi olarak görmek yanlış olur. O, yeri geldiğinde vatanımız için canını feda etmekten çekinmeyen bir neferdir. İmkansızlıklara rağmen insanları vatan müdafaası için teşkilatlandırabilen bir teşkilatçıdır. Değişik yaş gruplarına göre konuşmayı ve onları eğitmeyi çok iyi bilen bir eğitimcidir. Herkesin anlama yeteneğine göre şiirler söyleyen ve bu şiirler yoluyla bilgiler aktaran bir öğretmen şairdir. Bunların yanında o, başkalarına zarar vermeyen, hep faydalı olan iyi bir insandır. İyi bir insanın nasıl olacağını hem yaşantısında bizzat göstermiş, hem de şiirlerinde ve sohbetlerinde yazmış ve anlatmış olan, Erzurum’un yetiştirdiği bir gönül adamıdır. Son derece hoşgörülü bir kişilik olan Alvarlı Efe Hz.leri, kendisini görenlerin sayısı giderek azalmasına rağmen gönüllerde kurduğu tahtını bırakmayan bir gönül sultanıdır.
Yazmış olduğu şiirleri layık-ı vechile tanınmayan Alvarlı Efe’yi her düzeyde insanın tanımasını sağlamak için özellikle edebiyatçılara, bilim adamlarına ve insanlarla nasıl iletişim kurulabileceğini tespit etmek açısından pedagoglara çok iş düşmektedir. O, herkesin anlayabileceği bir üslup kullandığı için onu herkesin okuyup anlaması mümkündür. Alvarlı Efe, tıpkı Yunus Emre gibi halk içinde bir ozandır, bir halk ve bir Hak âşığıdır. Babasının vefat ettiği 12 Mart tarihinde Hakk’a yürüyen Alvarlı Efe, gelecek nesillere örnek olacak bir insandır. Türk halkı onu tanıdıkça daha hoşgörülü ve iyi niyetli dolayısıyla da daha iyi birer insan olacaktır. Kendisini rahmet ve minnetle anıyoruz.
 
 
ERZURUM DESTANI
Erzurum kilidi mülk-i İslam’ın
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Erzurum der-bendi ehl-i imanın
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Gayret şecaatli erler var idi
Nisası ricali hayadar idi
Edebli erkanlı bir diyar idi
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Göl yerinde elbet sular bulunur
Yine vardır deyu ümid olunur
Yine bugün bin bahaya alınur
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Hamdü lillah metin İslam’ları var
Fakire zaife ihsanları var
Gülbe-i gönülde imanları var
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Hayrat hasenatlı erleri vardır
Hayr ü bereketli güzel diyardır
Seyretsen alemi bu aşikardır
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Müşkil halleyleyen ulemâaı var
Safa bahşeyleyen fuzalası var
Şöhret-şiar yine küberası var
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Seherlerde müezzinler nidası
Halkalarda muvahhidler sadası
Ne güzeldir zikrullahın edası
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Vaizleri kürsileri bezetmiş
Candan geçmiş emrullahı gözetmiş
Allah içün sohbetini uzatmış
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Ramazan’da bir âlî-şân ederler
O şehr-i siyamı zî-şân ederler
Fukara gönlünü gülşen ederler
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Civanlar pirlere hürmet ederler
Duasın almağa gayret ederler
Ramazan’a güzel hürmet ederler
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Rabbim beldemize merhamet ede
Ahalisi râh-i Mevla’ya gide
Enbiya evliya bir himmet ede
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Doğa kalbimize nur-i hidayet
Sabık ola sabit ola seadet
Ol zaman bulunur baki selâaet
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Binlerce bin medfun evliyası var
Zahir batın nice asfiyası var
Feyz ü berekâa-ı Kibriya’sı var
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Dilerem kerem-i Kerim’den elbet
Rabbim ede Erzurum’a merhamet
Halkeyleye Rabbim bir âlî himmet
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
İnsaf merhametle kalbimiz dola
Gitdiğimiz tarik şeriat ola
Kalbimiz envar-ı marifet bula
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Bir kul günahına tevbe ederse
Sadıkane o dergaha giderse
Afvolur günahı her ne kadarsa
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Dilerem daima kân-i keremden
Kaldırmaya nur-i irfan didemden
Bizi halas ede derd-i veremden
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Hafızları binbir hatim okurlar
Nur-i Kur’ân enharına akarlar
Nüzul-i merhamet-gâhe bakarlar
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Binbir hatim nuru Arş’ı doldurmuş
Bela musibeti yerden kaldırmış
Düşmanları kahreylemiş öldürmüş
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Kerem-i Kerim’den oldu inayet
Binbir hatim beldemizde kırâet
Gönlümüze doldu nûr-i şeriat
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Rabbim hıfzeyleye düşman şerrinden
Gazab göstermeye berr ü bahrinden
Hususa ki Erzurum’un şehrinden
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
 
Kalblerine dolsun feyz-i Rabbani
Ahalisi bulsun rahm-i Rahmanı
LUTFÎ Erzurum’dan gördün ihsanı
Mevla’ya emanet olsun Erzurum

 


Erzurum Kalkınma Vakfı (ER-VAK)
Adres : Cumhuriyet Caddesi Kızılay İş Merkezi Kat 3 / 2 YAKUTİYE ERZURUM Telefon : (0442) 233 38 20
Tasarım : www.e-erzurum.net