Kendilerini aydın olarak tanımlayan bir avuç yazar ve akademisyen, 1915'de yaşanan Ermeni tehcirinden dolayı Ermenistan'dan özür dilemek için internet ortamında bir kampanya başlatmış bulunmaktalar.

Niyetleri, fikir ve düşünceleri ile kamuoyunun yakından tanıdığı tescilli isimlerin bu ahlaksız teklifine, malum çevrelerden de destek gelmesi gecikmedi.

Sorunlarla boğuşan ülkemizi dışarıda zora sokma düşüncesinden başka bir gayesi olmayan bu kampanyanın, kimlere hizmet edeceği açıkça ortadır.

Özürleri kabahatlerinden büyük olan bu zihniyete, ancak pabuç fırlatılır.

Bir özür dileme ihtiyacı duyuluyorsa, bu özrün Ermeni soykırımına uğramış olan başta Erzurum olmak üzere, Doğu Anadolu halkına karşı olması gerekir.

Ahlakta, vicdanda, insanlıkta böyle bir özrü, meşru olarak kabul edebilir.

Ermeni çetelerinin vahşice katliamlar yaptığı, yakıp yıktığı bir şehrin yaralı insanları olarak, bu kampanyayı başlatanları ve bu kampanyaya destek verenleri şiddetle kınıyor ve bu girişimi ulusal bütünlüğümüzü bozmaya yönelik bir tertip olarak değerlendiriyoruz.

Türk milletinin geçmişinde, biz torunlarının yüzünü kızartacak, başlarını öne eğdirecek en ufak bir insanlık suçuna rastlanmamıştır.

1915'de yaşanan ve o günün şartları doğrultusunda devletin kendi güvenliğini sağlamak açısından almış olduğu meşru bir karardan dolayı özür dilenecek bir durumun olmadığı, tarihi gerçekler doğrultusunda bilinmektedir.

Buna rağmen, bu özür kampanyası ile Türk milleti işlemediği bir suçla itham edilmek istenmektedir, niyetler açık ve nettir.

Bir avuç yazar ve akademisyenin başlattığı bu özür dileme kampanyasının, demokrasi ve insan hakları hassasiyetinden dolayı olmadığı açıkça görülmektedir.

İnsan hakları konusunda, batılı emperyalist güçlerin tüm dünyadan özür dilemeleri gerektiğine dair bir kampanya başlatmış olsalardı, kendi niyetlerini anlamış olabilirdik.

Yakın tarihte Ermenilerin Hocalı'da yaptıkları katliamdan dolayı özür dilemeleri gerektiğine dair bir kampanyayı sanal ortama taşımamaları, bu kesimin samimiyetsizliğini göstermektedir.

1915'de yaşanılan tehcir olayından sorumlu olanların, Ermeniler ve onları kumanda eden emperyalist güçler olduğunu, tarihi belgeler göstermektedir.

İmparatorluğumuzun toprak kaybına başladığı dönemlerde Balkanlar'dan, Rumeli'den, Kırım'dan, Anadolu'ya göçe zorlanan milyonlarca Türk'ün yaşadığı dramdan dolayı bir özür kampanyası akıllarına gelseydi, yanı başımızda bir milyon Müslüman'ın öldürüldüğü Irak'ta, ABD'yi özür dilemeye davet etselerdi, daha inandırıcı olmazlar mıydı?

Elbette ki maksat demokrasi ve insan hakları değil, Türk milletini karalama ve ülkede sorun çıkarmaktır.

1916 – 1918 yılları arası Erzurum çevresinde elli bin, tüm bölgede ise beş yüz bin civarında Müslüman Türk'ün Ermeniler tarafından katledildiğini tarih bize söylemektedir.

Ermeni çetelerinin soykırıma tabii tutarak vahşice şehit ettikleri tüm şühedamız; aziz hatıralarınıza gölge düşürecek saygısız eylemlere, bu topraklar üzerinde fırsat verildiği için toplum olarak şahsı manevilerinizden özür diliyoruz.

Ruhlarınız şad olsun.